Eğer spor salonuna gitmeyi sıkıcı , sahilde yürüyüş yapmayı ise anlamsız buluyorsanız üzgünüm ama bir gecede Adriana Lima fiziğine sahip olabileceğimiz bir formül henüz bulunmadı :) En azından günlük hareketlerinizi arttırın. "Sıcak yatağınızda, kucağınızda bir kase cipsle dizi izlemek varken kim poposunu kaldırıp spora gider ki şimdi, yaaa boşver zor iş" düşüncesi işte bizleri bu hale getirdi :) Diyet yapıyorsunuz diye illa gününüzün 3 saatini spor salonunda geçirmek zorunda değilsiniz ama en azından birkaç adım fazla atarak kilo verme sürecinizi hızlandırabilirsiniz.
Yürüyen merdivenler ve asansör, günümüzde kadınların selülit derdi çekmelerinin iki önemli suçlusu bana göre. Merdiven çıkmak ve özellikle inmek kalça bölgesinde oldukça etkili. Vücut tipim armut olduğu için kalça ve bacaklarından dertli olanlardanım. Ben mümkün olduğunca yürüyen merdiven ve asansör kullanmamaya çalışıyorum. Bence siz de deneyin.
Alışverişi genellikle insanlar küçümser. Tabi ki yoğun bir spor aktivitesiyle bir tutulamaz ama spor yapmayı sevmeyen bir insan için alışveriş yaparken bir mağazadan diğerine gitmek bile en azından bir harekettir. "Kredi kartı ekstrelerini sen mi ödeyeceksin oradan konuşmak kolay." diyorsanız, alışveriş yapın dedim ama ıvır zıvır toplayın demedim, neye ihtiyacınız varsa onu alın :) Evde oturdukça ve canımız sıkıldıkça aç olmasak da yemek yiyoruz. Atın kendinizi dışarı, bir şeyler almak zorunda değilsiniz; nereye ne gelmiş, yeni sezonun trendlerinde neler varmış takip edin. Öyle dükkan dükkan gezmek bana göre değil diyorsanız yapmaktan zevk aldığınız faaliyetlere yönelin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder