Değişmeyen Tek Şey Değişimdir

Bu hafta biraz tembeldim yazı yazma konusunda. Biraz da kendi kilolarımla savaş halindeydim:) Okulda yapmam gereken bir proje sebebiyle sporuma da gidemedim anlayacağınız pek parlak bir hafta değildi benim beslenme hayatım açısından. Aslında yapmamam gerektiğin bile bile, kilo vermem durdukça daha da az yemeğe başladım; fakat tartıdaki rakamın azalması gerekirken bu rakam durmaya bazen de +100g,+200g olmaya devam etti. "Hoooopppp noluyoruz?" Dedim kendi kendime. Vücuduma bu kadar az gıda verirsem en sonunda kıtlık moduna gireceği belliydi. Şimdiye kadar girmemişti çünkü vücudumdaki yağ olması gerekenden çok fazlaydı. Şimdi normal olan yağ oranımı azaltmak için böyle şeyler yapınca vücudum alarm verdi."Daat Daat Daaat Daaaat! Kıtlık başladı!" Yani uzun lafın kısası sevgili vücudum varlık içinde yokluk yaşadığını sanmaya başladı.

Genel eğilim olarak hepimiz kilo vermemiz durunca daha az yememiz gerektiğini düşünüyoruz. Oysaki şekil 1.a bende olduğu gibi yanlış yapıyoruz. Yapmamız gereken şey, vücudumuzu şaşırtmak. Ben uzun zamandır boks yapmıyordum bugun gittim. Yediğim şeyleri biraz değiştirdim.

Böyle zamanlarda neler yapabiliriz?( Daha doğrusu neler yapmalıydın Tansu'cum, kendine eziyet etmek yerine!) Öncelikle sabah kahvaltıdan başlayalım. Her gün peynir-ekmek yiyorsanız değiştirip omlet ya da yogurdun içine meyve ya da kahvaltılık gevrek koyup yiyebilirsiniz. Öğle yemeklerinde et yiyorsanız bir süre yemeyin. Onun yerine kuru baklagil ya da sebze yiyebilirsiniz ya da yine et grubundan tavuk yiyorsanız yemeyip balık tercih edebilirsiniz. Akşam yemeğinde yemeğin yanında 2 dilim ekmek yiyorsanız ekmek yerine bulgur pilavı yiyerek alışık olmadığınız bir şey yapabilirsiniz. Ya da ekmek yerine çorba da iyi bir tercih. Her gün yediğiniz meyveyi bir süre yemeyin, değiştirin. Elma yiyorsanız genelde bu sefer armut yiyin mesela.

"O kadar spor yapıyorum hala tık yok" diyorsanız da spor programınızı değiştirme vaktişz gelmiş demektir. Yürüyüş yapıyorsanız bisikleti deneyebilirsiniz. Kürek aleti de oldukça fazla kalori yakmanızı sağlıyor. Bahar geliyor, kışın zorunlu olarak soğuktan, yağmurdan arabayla gidilen mesafeler bir anda yürüyüş parkurunhaline gelebilir bizim için. Yürüyüş için illa spor ayakkabı, esofman, sahil yolunda ekipmanlar tam halde hazır bulunmaya gerek yok. Tabii sahil yolunda yürüyüş ayrı bir keyif, ben günlük hareketimizi arttırmaktan bahsediyorum. Eliniz asansörü çağırma tuşunu giderken, bir kez daha düşünün, gerçekten 2 kat merdiven çıkmak bu kadar zor mu? Metro da yürüyen merdivenler hep tıklım tıkışken merdivenler bomboş. Hem böylece ferah ferah çıkabilirsiniz hem de yaktığınız kaloriye inanamazsınız.

Hep dediğim gibi, kalkık bir popo istiyorsak önce kendimizinki o koltuktan kaldırmalıyız!

Not: Buradan diyet süreçlerini benimle paylaşan tüm diyet arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Onların başarıları beni inanılmaz mutlu ediyor. Bazen de kendi diyet sorunlarımı paylaşıyorum. Sonuçta bu konuda profesyonel bir insan değilim, sıradan bir vatandaşım:) İnanılmaz motive oluyorum sayenizde, iyi ki varsınız! :)

Kahvaltı alternatifi olarak: yoğurt, 1/2 elma, böğürtlen, vişne, keten tohumu, tarçın

Ya da bazen ekmek yerine krep:)

Arada bir de sushi! Soya sosunu abartmamak lazım. Çok tuzlu olduğu için bir sonraki gün vücudunuz su tuttuğundan kendinizi şiş balon gibi hissedebilirsiniz.

Geçenlerde quinoa salatası denedim. Her yerde duyuyordum adını metaboizma hızlandırıyor diye ama denememiştim. Tadı aslında bulgura çok benziyor. Biz hep bulguru pilav olarak düşünürüz, neden salatalara koymayalım ki? Bugünkü postun amacı her şeyde değişim:)